Hani böyle arkadaş ortamı olunca içenlere derler ya sosyal içici diye.. Hah işte bende bu günlerde sosyal dikici durumlarındayım. Annem geldi gitti geçen günlerde, o varken ona bir bluz diktim ama fotoğraflama şansım olmadan Balıkesir'e yol aldı bile. Aslında bir sürü şey yazmak istiyorum ama hepsi birbiriyle alakasız umarım sıkmadan doğru bir şekilde toparlarım durumu :)
Eminim ki benim gibi bir çok dikiş diken; yeni kumaş alma aşkının çoğu zaman dikiş dikmek aşkından öteye geçtiğini söyleyecektir. Bende tam bu noktadayım. Bir ara kumaş dolabındaki yığınlar tamamen gözümü doyurmuş olsa da annem geldiğinde bulduğumuz süpersonik terzinin kumaşlarımdan anneme bir çok şey dikmesiyle yığınım gözle görülür şekilde azalmıştı. ( Terzi olayını açacağım az sonra) Bende terziyi beklerken oradaki kumaşçılarda hafif bir kendimi kaybetme olayı yaşadım. Kendime geldiğimde bu yukardakiler ve daha da fazlası vardı elimde :) 1 numara puantiyeli penye bir kumaş, kısmetse tunik olacak, 2 numero çok hoş bir tonda yeşil satenimsi bir kumaş, niye aldım bilmiyorum rengi hoşuma gitti sanırım, 3 numero ise yaklaşık 1 metre penye bir kumaş Ahmet Kaan'a pijama olabilir diye aldım. Penyelerin metresi 2 TL, kumaşlar 1,5 TL... Evet burada genelde hafif ya da ağır defolu kumaşların satıldığı kumaşçılar var ve metre fiyatları bu şekilde kumaşların. İnanılmaz değişik kumaşlar geliyor bazen. Hele yavruağzı renkli üzerinde araba baskıları olan bir kumaş vardı ki içim gitti ama çok fazla defosu vardı o yüzden almadım.
Aynı mekanda 2 terzi dükkanı daha var ama ben ömrümde böyle terzi görmedim. Kumaşı alıp adama gidiyorsun, ne istediğini söylüyorsun etek, pijama bluz vs. Ölçü almak falan yok adam gözünün ucuyla bakıyor tak tak kesiyor, 4 tane de makinacı var 1-1,5 saat kadar bekliyorsun ve eline dikilmiş olarak veriyor hemde komik fiyatlarla. Kup, pens atma ilik açma gibi detaylara girmiyorlar düz kesim ve dikim ama şok oldum ben adamların çalışma tarzına. Sadece beyaz veya siyah iplikle çalışıyorlar renk seçeneğin yok :) Anneme bir pijama takımı, bir tunik, bir pantolon, 2 tane 8 parçalı etek, bir dış giyim (uzun ceket) hepsinin kesim ve dikişine ödediğimiz para 13,5 TL . Evet yazıyla on üç buçuk lira.... Adama dedim zaten ben ömrümde sizin gibi terzi görmedim diye :) Dikiş dikmekten soğudum desem yeri. Kadının biri bi kumaş parçası getirmiş bana verse etek bile çıkartamam o kadar küçük adam uzun kollu çocuk elbisesi kesti... Hayretlerim şaştı valla kesin dikiş tarihine geçmeli :)
Ben gariban da bu kumaşları aldım kendime bebe yaka tunik dikeceğim fethederim artık :)
Çalışmalara başlandı... Dikmeye yeltendiğim model de Burda 2011-10 sayısından. Fark olarak uzun kollu olacak. Tabi günler 36 saate çıkarsa ve bizim küçük süpürgesiz cadı akşamları erken uyumaya başlarsa. Bir koltuğa 15 karpuz sığmıyor demek ki hem 08-17 iş hayatı, iki çocuk, ev, temizlik, misafir derken 15 dakika ayırabildiğimi düşünürsek üç aya kalmaz bitiririm ehehehe...